Bu Festival Bizim: Beats by Girlz Festivali'nin ardından
Festival ekibiyle festival bitişi taze taze duyguları ve anıları kayıtlara geçiriyoruz, yorgunluğumuzu atıyoruz. Dinlenmek mi? Ona daha var... Devam! 💌
Bu Festival Gerçekten Bizim
Beats by Girlz ile ilk kez Kreşendo bülteniyle tanışmıştım. Takvimler Ekim 2021’i gösteriyordu. Üretim Kaydı’nın bülten formatıyla da üretmeye başlamasının bebek adımları zamanıydı, Kreşendo’yu kendine kız kardeş bilmişti. Tıpkı 20’lik gibi. ☀️Takvimler Ekim 2022’yi gösterdiğinde ise Argonotlar’da editör olarak göreve başlamıştım ve ilk iş gününde de ilk ziyaretim Beats by Girlz’ün lansmanıydı, Dadanizm ekibiyle tanışmış bir yandan da kendi yayınım hariç başka bir yayını ilk kez temsil etmenin heyacanını yaşıyordum.
Sonra ne mi oldu? Geçen sene Bomontiada’da güneşli bir günde davul çalmayı deniyordum, Argonotlar ekibinden Seçil’i dinlediğim bir konuşmadan çıkıyor, Gözde Mutluer ile söyleşi yapıyordum. Gelelim bu seneye. Takvimler Kasım 2023’ü gösterirken 20’lik Yasmin ile beraber Beyoğlu’ndayız... Sendika’ya doğru yürüyoruz festivalimizi açmaya gidiyor “hem festival hem sokaklar bizim” diyoruz. 📣
Konserler, konuşmalar, atölyeler derken bu sene uzun zamandır hayal ettiğim fiziksel bir atölyeyi de gerçekleştiyorum. Yola çıkarken kulağımda sözleriyle, besteleriyle yanımda olan Simge Pınar yine yanımda. Ona tekrar teşekkür ederim ilk atölye deneyimimde beni yalnız bırakmadı, içtenlikle müzik yolculuğunu nasıl kaydettiğini paylaştı. 💌 Yan yana olmaktan gurur duyduğum ve gözlerimin dolduğu doğrudur.
İlk kez duyanlar için
Beats By Girlz Türkiye; Kısaca BBGz, müzik endüstrisinde toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için kendi müziğinin peşindeki, kendi hikayesini anlatmak isteyen genç kadınları destekleyen bir müzik ve teknoloji girişimi. Hem dünya çapında ünlü sanatçıları hem de Türkiye’nin her bölgesinden müzisyenleri, teknoloji uzmanlarını, eğitimcileri buluşturarak Türkiye çapında toplumsal cinsiyet eşitliğini gözeten bir müzik ve teknoloji topluluğu yaratmayı amaçlıyor.
Hem sahnede hem sahada bir direktör: Beril Sarıaltun 🥁
Beats By Girlz Türkiye Direktörü Beril Sarıaltun ile festival üzerine konuştuk.
Beril Sarıaltun’u tanıyalım: Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi bölümünden mezun oldu ve aynı üniversitede film sertifika programına devam etti. Yüksek lisans eğitimini ise Berklee College of Music’te Elektronik Müzik ve Ses Tasarımı bölümünde tamamladı. Müzisyenliğin yanı sıra ses tasarımcısı, besteci ve yapımcı olarak da farklı projelerde yer alan Beril, müzik endüstrisinde alternatif sesleri ve çağdaş yaklaşımları destekleyen plak şirketi BGST Records'un kurucuları ve yapımcıları arasında yer alıyor. Müzik ve teknoloji aracılığıyla toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için yola çıkan Beats By Girlz’ün Türkiye chapter’ının kurucusu olan Beril, Beats By Girlz ağının Afrika, Asya ve Avrupa'daki Bölümlerden Sorumlu Direktör Yardımcısı olarak da görevine devam ediyor.
İlk olarak senin yolun Beats By Girlz ile nasıl kesişti onu merak ediyorum?
Beats By Girlz’ün kurucusu Erin Barra benim Berklee College of Music’ten hocamdı. O bana 2017 yılında Beats By Girlz Global Instagram hesabından “seni ‘geleceğin müzik prodüktörleri’ seçkisinde tanıtsak olur mu?” diye sormuştu. Altı yıl önce organizasyonda bir müzisyen post’u olarak bulunmuştum. 😊 2020 yılının sonunda Türkiye’de bu girişimi başlatıp büyütmek istediğimle ilgili planlarımdan bahsettim; Haziran 2021’de de Türkiye’de faaliyet göstermeye başladık.
Festivalin mottosuyla devam etmek istiyorum. #BuFestivalBizim mottosu, var olan festivallerde neyi göremediği için ortaya çıktı?
İstanbul’da gençlere hitap eden müzik ve teknoloji yoluyla farklı tartışmaları açan ücretsiz bir festival bulunmuyor. Biz Türkiye’de müzik festivalleri ekosisteminde alternatif ve bağımsız olarak sanırım daha önce Açık Radyo ve Pozitif’in 1997 ve 1998’de düzenlediği İstanbul Müzik Şenliği 1 ve 2’yi ya da !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali örneklerinde gördüğümüz bir festivali müzik ve teknoloji alanında yapmaya çalışıyoruz. (Kurumsal kapasitemizin ve Türkiye şartlarının izin verdiği ölçüde!! 😊 Ve tabii ki festivalin temel amacı müzisyenlerle, konuşmacılarla, atölye yürütücüleri ile, destekçileri ile, partner medya kuruluşları ile ve seyirciler ile bir kamusal tartışma alanı yaratmak. “Bu Festival Bizim”de kültür-sanat alanında güncel tartışmaları ele alıyoruz ve en önem verdiğimiz konu büyük kamusal alanlarda kadınların ve LGBTİ+ yaratıcıların görünürlüğü. Festival içeriği olarak toplumsal cinsiyeti merkeze aldığımızı söyleyemem, ama programlamada kadın ve LGBTİ+lara öncelik verdiğimiz bir yaklaşımdayız.
Ben geçen sene festivali deneyimlerden özellikle konuşma serilerinde bu mottoyu sonuna kadar hissettim. Festival ikinci yılına girdi bu sene ve hem şehre daha çok yayıldı hem de gün sayısı arttı.Tüm konserlerin ücretsiz olduğunu da düşünürsek sana “deli misin? 😁” diye soranlar oldu mu? Bu deliliğin güzel taraflarını biraz anlatır mısın?
Ben de kendime “deli misin?” diyorum, bütün programın ücretsiz olmasının gerçekten Türkiye koşullarında zorlayıcı olduğunu söylemem gerekiyor. Bu yıl İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin katkıları sayesinde, ücretsiz bir festivali sürdürmeye devam edebildik. Önümüzdeki yıllarda bu nasıl devam eder göreceğiz. Biletli etkinliklerin, festivallerin gelen insan profilini düşündüğümüzde çok tahmin edilebilir bir kitlesi oluyor. Festival yaratıcısı olarak daha farklı kitlelere hitap edebilmeyi ve kamusal karşılaşmaları önemli buluyorum. Önümüzdeki yıllarda festivalde ücretli, ücretsiz etkinlik ayrımına devam ederiz; ve muhtemelen yine %60 bandında ücretsiz etkinlik tasarlarız diye düşünüyorum. Şu anki delilikte sonsuz bir ısrarımın olduğunu söyleyemeyeceğim 😊
Bence festivaller keşfetmek ve mevcut sorunları bir arada konuşmak için var! Bu yıl on güne yayılan dolu dolu bir program vardı. Programlama festivallerin en zor kısımlarından biri, katılımcıların yemek arasından bir sonraki etkinliğe geçiş yolunu bile hesaplamak gerekiyor. Ekip çalışmanıza hayranım ekibi senin anlatımınla tanımak isterim. Bu festival ekibinin arkasında kimler var?
Her yerde söylüyorum, biz altı kadından oluşan çekirdek bir ekibiz 😊 Programlama ve içerik tasarımında Çağıl Güner ve Ezgi Karadayı ile birlikte çalıştık. Çağıl aynı zamanda festivalin koordinatörü. Geçtiğimiz yıldan beri birlikte çalışıyoruz. Kendisi olmasa bu festivalin var olabileceğine pek inanmıyorum😊 Enerjisiyle her tarafı pozitif kılan birisidir. Bu yıl festival tasarım sürecine Ezgi de eklendi. Ezgi çok yetenekli bir müzisyen, bu nedenle bizim çaldığımız orkestra projelerimizde birlikte müzik direktörlüğü de üstleniyoruz. Ekipte uzun süredir çalışan Begüm Şengül İletişim Koordinatörümüz. Ayça Akkın ve Aycan Şahin de bu yıl Beats By Girlz Türkiye ekibine katıldılar. Onlarla festivalde prodüksiyon ve kaynak geliştirme alanlarında birlikte çalışıyoruz. Festival iletişiminde Dadanizm’le birlikte çalışıyoruz. Onlar ekibin bir parçası gibi, festivalde birlikte olduğumuz için gurur duyduğumuz çalışma arkadaşlarımız. İki yıldır festivalimize katkı sunan Nihal Albayrak, Cansu Keleş, Seril Aksoy ve Damla Pinçe; bu yıl son dakika destekleriyle İrem Akbal festivalin prodüksiyon kalitesini hep belli bir seviyede tutmamıza yardımcı oldu. Aynı zamanda teknik prodüksiyon alanında da Prodon ekibi de katkılarını sundu.
Line-up’ta yıllardır canlı dinlemeyi hayal ettiğim Zuhal Olcay vardı. Bunun yanında az önce bahsettiğim “keşif” de bu festivalde beni bekleyenlerdendi, ilk kez sahnede dinleyerek keşfettiğim sayısız isim var. Eminim müzisyenler de merak ediyordur özellikle bu isimlerin yıl boyunca nasıl seçildiğini, biraz ondan bahsedebilir misin?
Biz yeni çıkan müzisyenleri sürekli takip ediyoruz. Her cuma günü yeniler listesi paylaşırken yeni müzik olarak kimler var bunu öğrenmeye çalışıyoruz. Müzik festivallerinde çıkmayan kişileri barındırmaya özen gösteriyoruz. Sürekli aynı isimleri line-up’ta çıkarmamaya çalışıyoruz. Dil ve tür çeşitliliğini önemsiyoruz. Yalnızca pop ve rock janr’larına ağırlık vermeden hareket etmeye çalışıyoruz. Bizim #radar adını verdiğimiz kendi içimizde bir takip kanalımız var; burada radara takılanların canlı performanslarını da inceliyoruz. Bir de yıl boyu Beats By Girlz Türkiye ile iletişim kurmaya çalışan; bizimle çalışmalarını paylaşan pek çok müzisyen oluyor. Onları da bir nebzede hep değerlendirmeye çalışıyoruz.
Son yıllarda sektörden sosyal medya yüzünden dinleyici kitlesinin değiştiğine dair sıklıkla şikayet tadında yorumlar duyuyorum ve gözlemliyorum da. Henüz ikinci edisyonunda olan ve dijitalle barışık bir festival için bunu sormadan edemeyeceğim. Dijitalleşen dünyanın avantajları elbette var ama “dinlemek” her çağda önemini koruyacak ve festivaller bunda kilit rol oynamaya devam edecek. Sen festivallerin bugünü ve geleceği için ne düşünüyorsun?
Canlı performansın gücüne inanıyorum. Kalabalıkların bir arada olma hissi hiçbir şekilde değişip dönüşmeyecek çok temel bir ihtiyaç bence. Bunun altını farklı biçimlerde doldurduğunuzda kamusal olarak farklı anlamlara hitap eden festivaller yaratmaya başlıyorsunuz. Dijital alanında farklı (fazlasıyla ticarileşmiş, insanların dikkatlerini toparlamakta zorlandıkları) bir kamusal alan olarak düşünürsek burada da varlık göstermenin önemli olduğunu düşünüyorum. Ve mümkünse, var olanın değişimine ve gelişimine katkı sunmanın da. Gelece dair en büyük temennim, Türkiye’nin her yerinde birbirini farklı biçimlerde tamamlayan nice festivalin, oluşumun güçlü bir şekilde filizlenebildiği bir coğrafya olmamız.
Hem festivalin organizatörlerinden biri olmak hem de bir müzisyen olarak festivalde sahne almak nasıl bir his?
Yorucu ama harika bir his. Festivalde kendi projelerimizle başlatmak ya da kapatmak planlarımız arasındaydı. Festival seyircisini kendi müziğimizle, projelerimizle buluşturmak bizi bu yıl çok mutlu etti. Seyirciden gelen oldukça pozitif reaksiyonu görmek de hepimizi motive etti bence. Sanırım ideal olanı bir kez çalmak ama, iki biraz fazla oldu 😊
Beril’e sorulan başka güzel sorular👇🏻
Hazal Sipahi’nin sunduğu Ayrık Otu’nun “21. yüzyılda neden hâlâ festivallere ihtiyacımız var?” başlıklı bölümünü buradan izleyebilirsiniz.
Merve Sarıhan’ın sunduğu Merak Terakkisi’nin bu bölümünde Beats By Girlz Türkiye Festivali’nin nasıl bu kadar iyi olduğu konuşuluyor.
20’lik x Beats by Girlz özel sayısını bağlantıdan okuyabilirsiniz. Üye olmayı unutmayın.📌
“Sanki hep birlikte benzer melodiler mırıldanıyormuşuz da yalnızca biraz sesimizi yükseltip birbirimizi de duymalı, birlikte söyleyebildiğimizin de farkına varmalıymışız.”
Festivalin gönüllülerinden Başak Dalfidan ile söyleşi.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nde İstatistik ikinci sınıf öğrencisi olan Başak, geçen sene de Beats By Girlz Türkiye Festivali’nde gönüllü olarak çalışmış. Başak bu festival haricinde başka bir festivalde gönüllü olarak çalışmadığını belirtti.
Festivale gönüllülük için başvururken nasıl bir motivasyon içindeydin biraz bahsedebilir misin?
Beats By Girlz Türkiye ekibini geçtiğimiz yıldan da tanıdığım için öncelikle gözümü bile kırpmadım. Oluşan rahat ve güven verici ortamla birlikte hem şahane etkinlikleri arka planlarıyla birlikte deneyimleme hem de güzel insanlarla bir arada olabilme fırsatının düşüncesi beni başvurmaya yönlendirdi.
Bu festivalde özellikle müzik alanında üretmek isteyenler için konuşmalar ve atölyeler gerçekleşti. Bunların pek çoğu öğretici, önyargıları yıkıcı ve motive ediciydi bence. Böyle bir anın varsa paylaşabilir misin?
Evet öncelikle ben de bir müzisyen olarak verilen atölyelerin sağladığı katkılardan memnun kaldım hep şimdiye kadar. Şahsen bir anı aktaramayacağım ancak düzenlenen konuşmalarda; profesyonel yaşantılarında başlarına gelen ya da şahit olunan bazı acı tecrübeler, haksızlık gibi problemler veya aksine neyin nasıl olması gerektiği konusunda görüşlere sahip bu tip durumları deneyimlemiş konuk ve katılımcılar, bana her seferinde yeni bakış açıları ve fikirler kazandırdı.
Festival süresi boyunca sahada öğrendiklerin neler oldu?
Aslında bu noktada kendimi biraz daha teknik açıdan geliştirme odaklı oldum. Sese dair her şeyde kulağımın olması için çabaladım yani. Sizin atölyenizde söylediğiniz gibi ben de soundcheck dinlemeye bayılan biriyimdir.😊 Prova sıralarında yaşanılan durumlar, aksaklıklar ve bunların çözümlerinin neler olabileceğine dair fikir yürütüp teknisyenleri izledim diyebilirim.
Unutamadığın bir anın, festivalin tanışmana vesile olduğu biri var mıdır?
Festivalde ağırladığımız her konuk ve festival gönüllüsü arkadaşlarım için iyi ki festival bizi bir araya getirmiş diyebilirim. Spesifik bir anıdan bahsedemem ama öncesinde yalnızca sosyal medyadan gördüğüm insanların, yüz yüze tanıştığımda da yansıttığı aynı samimiyetle yaklaşımı sıcak anılar bıraktı bana.
Bu festivalin günümüz sorunlarını yakalama hızındaki amacı ve özgürleştirdiği alana dair neler söylemek istersin?
İnanın buna yanıt olarak sabaha kadar bir metin yazabilirim ancak vaktim dar ve tek bir cümleyle özetlemeye çalışacağım. Sanki hep birlikte benzer melodiler mırıldanıyormuşuz da yalnızca biraz sesimizi yükseltip birbirimizi de duymalı, birlikte söyleyebildiğimizin de farkına varmalıymışız. İşte tam bu sırada Beats By Girlz Türkiye hali hazırda elinde mikrofonuyla bizi bekliyormuş.
Müzik alanında ileride neler yapmayı düşünüyorsun?
Sanırım önceki sorulardan birine verdiğim yanıtı yinelemek gibi olacak bu. Benden çıkan sesin kime nasıl ne şekillerde ulaştığı ne çeşit kablonun beni bir başkasına en etkili biçimde bağlayacağı her zaman ilgimi çekmiştir. Bir müzisyen olarak yalnızca müzik icra etmek değil aynı zamanda bu konuya yoğunlaşmak istemişimdir hep. Kim bilir belki şimdi okuduğum bölümün ardından bu tarz bir eğitim de alırım.
Festival ekibinden Çağıl sahada bir her daim iş çözücü. Nereden mi biliyorum? Hem gördüm hem burada okudum. Ezgi hem vokalist hem de şahane çalan bir sanatçı o da hem sahnede hem sahada olan festival neferiydi. Yorgunluğumuz tazeyken ama güzel günlerin enerjisi içimizdeyken bir soruluk mola verdik.👇🏻
Bu festivalin günümüz sorunlarını yakalama hızındaki amacı ve özgürleştirdiği alana dair neler söylemek istersin?
‘‘Festivali iki yıldır ‘kuralsız, kalıpsız ve önyargısız’ sloganıyla yaratıcı alanlardaki tüm renklerin buluştuğu bir alan yaratmak amacıyla gerçekleştiriyoruz. Bu amacın oldukça politik olduğunun farkındayız. Bence festivalin önemi ve anlamı da buradan geliyor. Var olan tüm festivallerin iptal edilmeye çalışıldığı bir bağlamda, kapsayıcı ve çeşitli bir festival yapmayı çok anlamlı buluyorum. Bu kapsayıcılığın gerektirdiği şekilde hem yaratıcı alanlardaki çeşitli akımlara alan açmaya çalışıyoruz hem de festivalde yer verdiklerimizle güncel sorunlara dair söz üretmeyi önemsiyoruz. Festivalin özgünlüğü ve gücü de buradan geliyor bence.’’
Çağıl Güner, Festival Koordinatörü
‘‘Beats By Girlz Türkiye aslında özü ve çalışma ilkeleri itibarıyla bir ‘sosyal girişim’. Dolayısıyla bir sosyal girişim tarafından organize edilen bir festival, ilgilileri ile yaratıcı-sanatsal üretimleri bir araya getirmenin ötesinde; güncel politik konulara yer veren, sektör içinde konuşul(a)mayanları konuşan, yer bulamayanlara veya bulduğu yerde hak ettiği değeri göremeyenlere alan açan bir festival demek oluyor. Türkiye’de birçok festival var. Fakat ne yazık ki festival sahalarının pozitif ayrımcılığa ihtiyaç duyduğu koşullarda yaşıyoruz. Biz de bunu yapmaya çalışıyoruz. Bu bence seyirci kitlesine de yansıyor. İki yıldır bunu görüyorum ve bu çok sevindirici. Yalnızca sahnede veya izleyici karşısında değil; seyirciler arasında da özgürleşen, güvende hisseden, keyif alan insanları ağırlıyoruz. Süreçte zorlandığımız, kolaya kaçmanın eşiğinden döndüğümüz anlar oldu elbette. Fakat her seferinde dönüp bu festivalin asli amacını, diğerlerinden farkını hatırladık. Bunu hayata geçirdiğimiz için mutluyum.’’
Ezgi Karadayı, Programlama Sorumlusu
Unutamadığım bir akşam🌟
Benim Şehrim Benim Sesim projesinin katılımcıları ve Feryal Öney, Jülide Özçelik sahnedeydi. Hep birlikte “kime ne sana ne” dememizi asla unutmayacağım. 🗃️
📌 Benim Şehrim, Benim Sesim” projesi Beats By Girlz Türkiye’nin British Council destekleriyle düzenlediği, kariyerinin başındaki müzisyen kadınlar için bir sanatçı gelişim projesidir. Kadınların yaşadıkları şehirleri müzikleriyle yorumlamalarına olanak sağlayan, bambaşka müzikal deneyimlerle müzik ve teknoloji alanlarında değişimi ve kendi müzik prodüksiyonlarını gerçekleştirebilme potansiyellerini teşvik etmeyi amaçlayan projenin ilk edisyonu, geçtiğimiz yıl aynı adlı bir albümle ve belgeselle tüm dijital müzik platformlarında ürünlerini paylaşarak hayata geçti.
Ece’den bir not: FESTİVAL ATEŞİMİZ ASLA SÖNMESİN AMA ORTALIĞI YAKMAMAK İÇİN YANGIN SÖNDÜRÜCÜ HER DAİM YANIMIZDA OLSUN. HEPİMİZDE AZZCIIK CADILIK VAR, DİKKAT!🔥